Hüseyin Saygun: Türk Futbolunun Unutulmaz İsmi
Hüseyin Naci Saygun, 1 Ocak 1920’de İstanbul’da dünyaya geldi ve 31 Mart 1993’te aynı şehirde hayata gözlerini yumdu. Türk futbolunun en önemli figürlerinden biri olarak kabul edilen Saygun, oyuncu ve antrenör kimliğiyle futbol tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. Beşiktaş İstanbul ile özdeşleşen ve bu kulübün tarihindeki en mühim oyunculardan biri olarak anılan Saygun, kariyeri boyunca futbolun her alanında iz bırakmıştır.
Saygun, futbola İstanbul’un Kadırga SK takımında başladı ve ardından Kurtuluş İstanbul kulübünde oynamaya devam etti. 1935 yılında, Türkiye’de henüz profesyonel bir lig sistemi olmadan önce, Beşiktaş’a transfer oldu. İstanbul Futbol Ligi, o dönemdeki en prestijli lig olarak kabul ediliyordu ve Saygun bu ligde Beşiktaş forması altında 31 Mayıs 1936’da İstanbulspor karşısında ilk maçına çıktı. İlk sezonda sınırlı sayıda maçta yer alsa da, takip eden yıllarda düzenli olarak forma giymeye ve takımının önemli bir parçası haline gelmeye başladı.
1938-1952 yılları arasında Beşiktaş ile birlikte 11 kez İstanbul Şampiyonluğu kazanan Saygun, bu süreçte beş yıl üst üste şampiyonluk yaşayarak büyük bir başarıya imza attı. Takımın kaptanlığını yaparak liderlik vasfını da ortaya koyan Saygun, ‘Çengel’ lakabıyla anılırdı. Rakip oyuncuları durdurma becerisi ve top çalma ustalığı ile tanınan Saygun, bu lakabı savunmadaki başarısından dolayı almıştı.
Futbolculuk kariyerinin yanı sıra, Saygun, Vefa İstanbul takımına da hizmet etti ve burada da önemli başarılar elde etti. Ancak en büyük izlerini Beşiktaş ile bıraktı. Kulüple yaşadığı şampiyonluklar ve kazandığı kupalar, onun adını Beşiktaş tarihinin en parlak sayfalarına yazdırdı.
Saygun, 1948’de Türk Milli Takımı’na çağrıldı ve Yunanistan’a karşı oynanan maçta milli formayı giydi. 1948 Londra Olimpiyatları’na katılan Saygun, Türkiye’nin çeyrek finaldeki maçlarında sahaya çıktı ve takımının başarısında önemli rol oynadı. Olimpiyatlar ve diğer uluslararası turnuvalarda gösterdiği performans ile Saygun, ulusal düzeyde de tanınır hale geldi.
Futbolculuk kariyerinin ardından antrenörlük yapmaya başlayan Saygun, 1957 yılında Beşiktaş’ın genç takımında antrenörlüğe adım attı. 1958’de ise Beşiktaş’ın A takımını yönetmeye başladı ve Millî Lig’in (şimdiki adıyla Süper Lig) kuruluş yıllarında takımı yönetti. Oyuncu olarak başladığı futbolculuk serüvenini antrenör olarak devam ettirerek, futbol bilgisini ve deneyimini genç nesillere aktarmış oldu.
Saygun’un futbolculuk ve antrenörlük kariyeri boyunca kazandığı başarılar, onu sadece Beşiktaş tarihinin değil, Türk futbol tarihinin de en saygın isimlerinden biri haline getirdi. 1965 yılında, Türkiye Futbol Federasyonu’nun kuruluşundan bu yana geçen 42 yılın en iyi takımına seçilmesi, onun futbol tarihindeki yerini daha da pekiştirdi.
Hüseyin Saygun, futbol sahalarında gösterdiği üstün performansı, liderliği ve futbola olan tutkusuyla hatırlanacak. Onun adı, Türk futbolunun efsaneleri arasında daima yaşayacak.