Tarık Kutver: Futbol Sahalarından Ezine’nin Huzuruna Bir Yaşam Yolculuğu
Tarık Kutver, Türk futbolunun parlayan yıldızlarından biri olarak hatıralarda yaşamaya devam ediyor. Futbolu bıraktıktan sonra sakin bir hayat sürmeyi tercih eden Kutver, memleketi Çanakkale’nin Ezine ilçesinde yaşamını sürdürüyordu. Ancak kısa süre önce rahatsızlanarak Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Araştırma Hastanesi’nin kapılarını sıkça çalmaya başladı. Maalesef, yapılan tahlil ve tedavilere rağmen Kutver, evine döndüğü bir gün aniden fenalaşarak aramızdan ayrıldı. Bu beklenmedik veda, ilçede büyük bir üzüntüye yol açtı.
Kutver’in ölümü, özellikle küçük oğlu İbrahim Kutver’i derinden etkiledi. İbrahim, babasının hastaneye gidip geldiklerini, ancak rahatsızlığı için henüz net bir teşhis konulamadığını belirtti. Tarık Kutver’in evine getirildiği akşam fenalaşması ve ambulansın yetişememesi, ailenin ve sevenlerinin yüreğinde derin bir yara bıraktı. Kutver’in cenaze namazı, Ezine Teşvikiye Camii’nde kılınacak ve ardından Ezine Kabristanlığı’nda toprağa verilecekti.
Peki, Tarık Kutver kimdi ve futbol kariyeri nasıl şekillendi? Cem Atabeyoğlu’nun “Türk futbolunda unutulmayan 200 ünlü” kitabında da yer alan Kutver, 1938 yılında Çanakkale’de dünyaya geldi. Genç yaşlarda futbola başlayan ve “Çanakkale’nin Lefter’i” olarak anılan Kutver, İstanbul’a giderek Fenerbahçe genç takımında yetişti ve sonrasında Karagümrük takımına transfer oldu. 1962 yılında ise Türk futbolunun devlerinden Galatasaray’a transfer oldu ve teknik direktör Gündüz Kılıç’ın yönetiminde 1962-1963 sezonunun şampiyon kadrosunda yer aldı.
Kutver, Galatasaray’ın efsanevi oyuncuları Turgay Şeren, Metin Oktay, Kadri Aytaç gibi isimlerle birlikte oynadı. 1962-1963 sezonunda Galatasaray’ın attığı toplam 54 golün önemli bir kısmına imza attı. Futbol kariyerindeki başarıları sadece Galatasaray ile sınırlı kalmadı; 1967-1968 sezonunda Mersin İdmanyurdu takımına transfer oldu ve 13 kez Milli Takım formasını giyme onurunu yaşadı.
Futbol sahalarından çekilip Ezine’ye yerleşen Kutver, burada sakin bir yaşam sürdürmeye başladı. Ancak ne yazık ki, sağlık sorunları nedeniyle hayatının son dönemlerini hastane koridorlarında geçirdi. Tarık Kutver, futbol kariyeri boyunca sahadaki başarılarıyla olduğu kadar, mütevazı kişiliği ve centilmenliğiyle de tanınan bir isimdi. Onun ani vefatı, sadece ailesini ve yakınlarını değil, Türk futbolunu ve sporseverleri de derinden üzmüştür.
Tarık Kutver’in hikayesi, futbol sahalarından sakin bir ilçe hayatına uzanan, başarılar ve hüzünlerle dolu bir yaşam yolculuğudur. Onun mirası, Türk futbol tarihinde unutulmaz bir yer tutmaya devam edecektir. Aramızdan ayrılmasıyla birlikte, Tarık Kutver hem futbol sahalarında bıraktığı izlerle hem de Ezine’de sürdürdüğü sakin hayatıyla anılmaya devam edecek.